5 Eylül 2012 Çarşamba

Çay demlemenin püf noktaları

Çay demliğinin metal olmaması ve deterjan ile temizlenmemesi gerekmektedir. Demlikler porselen, toprak veya cam olmalıdır.Çayı sakladığınız yer de çok önemlidir. Nemli ve sıcak ortamdan uzakta kavanozda saklanmalıdır. Uzun süre bekletilmemeli, kısa sürede tüketilmelidir.Çayı beklemiş suda demlememek gerekir. Taze suda demlenen çayın lezzeti daha güzel olacaktır. Uzun sürede değil kısa sürede çay suyunu kaynatın. Kaynatılıp soğutulmuş suyu tekrar kaynatmayın.Demliği önceden ısıtmak da önemlidir. Sıcak su soğuk demliğe döküldüğünde ısı kaybeder ve demlenme süresini uzatır.Farklı çayların demleme süresi değişiklik gösterir. En çok kullandığımız siyah çayların demleme süresi 5 dakikadır.

Türk Kahvesi neden bu kadar özel?

Ülkemizde 1500’lü yıllara dayanan bir geçmişi olan Türk kahvesi pişirmenin pek çok ritüeli vardır. Bunlardan biri bakır cezvede ve hafif kor üzerinde 10-15 dakikada pişirmektir. Közde kahve pişirilirken sık sık ateş üzerinden alınır. Bu sayede aşırı ısınması ve birden taşması engellenir. 
Taze çekilmiş kahve ile hazırlanan Türk kahvesinin tadı bir başkadır. Su soğuk olmalıdır. Su cezveye en son eklenmelidir. Malzemeler birkaç kez karıştırıldığında kaşık cezveden çıkarılır ve pişmeye bırakılır.
Lezzetine herkesin hayran kaldığı Türk kahvesi genellikle lokum, şerbet veya bazı yörelerde nane likörü ile ikram edilir.

Kalbiniz için affedin!

Kırıldığımız konuları yıllarca içimizde tutmak sadece bize zarar verin. Olayların üzerine sünger çekememek ve unutmamak eninde sonunda bizi üzer. Bu durum ise kalp rahatsızlıkları ve yüksek tansiyon riskini arttırır.San Diego, Kaliforniya Üniversitesi’nden araştırmacılar bu konu üzerine yoğunlaşarak bir dizi araştırma gerçekleştirdi. Eski kalp kırıklıklarının sağlık üzerindeki etkilerini incelemeye odaklandılar.

200 kişinin katıldığı araştırmada gönüllülerden en çok kırıldıkları anları hatırlamaları istendi. kendilerini üzen kişileri affedebilmeyi başarmış kişilerin hatıralar canlandığında daha sakin olduğu kaydedildi. İncelemede kalp atış hızı ve ritmi kullanıldı.

Bilim adamlarına göre belirli bir süre tekrar eden yüksek tansiyon fazla tehlike arz etmiyor. Ancak bu durum devam eder ve kişi olumsuzlukları her hatırladığında tansiyonunda değişiklikler yaşanırsa kalp hastalıkları riskinde artış gözlenebilir.

Genler, yediklerimiz ve kanser arasındaki bağlar…

Üniversite profesörlerinden Gary Meadows, bulgular dolayısıyla çok memnun olduğunu çünkü kanserin ölümcül olmasının sebebi olarak yayılmasının gösterildiğini dile getirdi.
Kanser söz konusu olduğunda hep bir mucize ararız. Ancak hayatımızın mucizelerle dolu olduğuna pek dikkat etmeyiz. Yaşam tarzımızdan yediklerimize kadar her şey birer mucizedir. Sadece bunları kendi lehimize çevirmenin yolunu bulmak gerekir,” dedi.

Kleopatra’nın makyaj sırları

Göz çevresine sürülen koyu renk boyalar gözleri keskin ışıktan koruyordu. Bilinen ilk göz farı bakış taşı minerallerinden elde edilen koyu yeşil bir macun şeklindeydi.

Kraliçe Kleopatra M.Ö. 1. yüzyılda yönetime geldiğinde Mısırlı kadınların dolaplarında kayalar, toprak ve minerallerden üretilen rengarenk göz boyaları vardı.
Cleopatra gözlerinin üstü için yeşil bakış taşı mineralini, göz altı için ise koyu mavi ve altın pırıltılı boya kullanıyordu. Kaşlarını koyulaştırıyor ve sürme kullanarak kirpiklerini uzatıyordu. Dudakları için ise kırmızı toprak boyası tercih ediyordu. Tırnakları ise oje gibi işlev gören kına ile boyanıyordu. Bazen avuçlarının içerisine kına kullanılarak değişik şekiller işleniyordu

Sonbahar-Kış 2012 Defileleri vol.1

Lanvin
Eğlenceli olduğu kadar şaşaalı renk paletinin, dokuların ve kesimlerin büyük ustalıkla hayata geçirildiği 2012 Sonbahar-Kış koleksiyonu, görkemiyle bizleri büyülüyor. Işıltılı bir sahneye çevrilen kreasyonda peplumla espirili bir deyimle oynayan Alber Elbaz, kum saati beli hacimli eteklerle vurguluyor. Işıltılı mücevhelerin kol gezdiği elbiseler, sahte zümrütün, safirin ve granatın çılgın partisine ev sahipliği yapıyor. Modanın şık ekitelerinden Lanvin, renklerin canlı yansımalarıyla sonbaharın gri günlerinde göz kamaştırıcı silüetleri ortaya çıkarıyor. Omuz hizasında ve omurga kısmında bırakılan volanlar, elbiselerin coşkulu detayları oluyor.

Prada 2012 Sonbahar-Kış Reklam Kampanyası


Modelliğini Gary Oldman, Garrett Hedlund, Jamie Bell ve Willem Dafoe'un yaptığı reklam kampanyasında, militer ayrıntılar koleksiyonun güçlü yanı bir kez daha vurguluyor. Nefes kesen ciddi pozların ve imalı bakışların etrafında şekillenen kampanya, David Sims tarafından fotoğraflanıyor. Askeri temayı erkek koleksiyonunda en ince ayrıntısında kadar harika kullandığını düşündüğümüz markalardan Prada, yeni sezona tüm ciddiyetiyle giriş yapıyor.Hollywood'un önde gelen dürtlüsünü seçen lüks etiket, çağdaş erkek karekteriyle vitrinleri sinemasal kodlarla doldurmayı planlıyor.

iPhone 5, 12 Eylül'de Tanıtılıyor

Aylardır hakkında farklı bilgilerin dolaştığı Apple'ın yeni iPhone modeli iPhone 5, 12 Eylül'de resmen tanıtılıyor.
Yeni modeli ile ilgili basın duyurusunu özel bir davetle yapan Apple, 12 Eylül Çarşamba günü etkinliğin yapılacağını açıkladı. Firmanın gönderdiği davette devasa bir 12 yazısı bulunuyor ve bu yazının gölgesi ise 5 şeklinde tasarlanmış.
Bu 5 rakamı ise akıllara yeni telefonun iPhone 5 olarak adlandırılabileceği düşüncesini getiriyor. Öte yandan iPhone 5 ile ilgili birçok fotoğraf ve videoyu da internette bulmak mümkün.
Neler değişecek?
Yeni iPhone modelindeki en büyük değişikliğin ekran boyutunun büyümesi olacağı tahmin ediliyor. Ekranı büyük ihtimalli 4 ya da 4.3 inç olması beklenen iPhone 5'te NFC (Near Field Communication - Yakın Alan İletişimi) teknolojisinin bulunması kesin gözle bakılıyor

DUKAN DİYETİ VE BEN

Dukan diyetine başlayalı tam iki ay oldu ve tam 17 kilo verdim.Her gün aynaya baktığımda kendimi daha mutlu görüyorum.Ne zamana kadar devam edicem diyete ? diye soran arkadaşlara cevabım ;  resim çekildiğimde kendimi görmek istediğim halde görene kadar.. :) yani daha 30 kilo vermem lazım :) yolum uzun ...Neler yiyorum ? kitabın dışındayım aslında herşeyi.. canım ne istiyorsa sipariş veriyorum.Ama ! az porsiyon  ve en önemlisi akşam yemekleri... çok hafif yemeye gayret gösteriyorum.Son olarak ta yürüyüş her akşam işten eve dönerken en az 20 dakika yürüyorum bunun da faydası oluyor.